Truva Gençlik
Titan Quest: Immortal Throne Uyeol
Truva Gençlik
Titan Quest: Immortal Throne Uyeol
Truva Gençlik
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Pagerank
 
AnasayfacanlıtvAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Titan Quest: Immortal Throne

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
#.:$eF:.#
Sözelcimoderatör
Sözelcimoderatör
#.:$eF:.#


Titan Quest: Immortal Throne 111
Mesaj Sayısı : 827
Rep LwL : 10
Kayıt tarihi : 02/05/09
Yaş : 30
Nerden : İstanbul

Titan Quest: Immortal Throne Empty
MesajKonu: Titan Quest: Immortal Throne   Titan Quest: Immortal Throne I_icon_minitimeC.tesi Tem. 11, 2009 7:39 pm

MİNUMUM SİSTEM GEREKSİNİMLERİ

Windows 2000/XP
1.8 Ghz Intel Pentium IV veya eşdeğeri
512 MB RAM
64 MB Geforce 3, Ati 8500 ve üzeri erkan kart

Titan Quest: Immortal Throne 11633526251dq2

Titan Quest: Immortal Throne TQ_ImmThrone_012_qjpreviewth

Titan Quest: Immortal Throne 3

Titan Quest: Immortal Throne A1110

Bu linki Görmek İçin Mesaj Yazmalısınız





OYUN HAKKINDA BİLGİ...

Diablo ne oyundu ama? Çıktığı zamandan beri hiçbir zaman popülaritesini kaybetmedi, hatta şu zamanlarda bile oldukça oynanıyor. Şu ana kadar çıkan hiçbir benzer oyun onun yanına bile yaklaşamadı. Kimisi onun gibi olmaya çalıştı, kimisi de birkaç farklılık ekleyip herşeyi daha da kötü yaptı (herkes Blizzard'dan Diablo 3'ün gelmesini bekliyor ama herhangi bir açıklama henüz yok, daha çok bekleyeceğiz gibi gözüküyor). Ta ki 2006'nın sıcak bir Temmuz gününde Titan Quest piyasaya çıkana kadar... Kim ne derse desin bana göre şu ana kadar Diablo'nun başarısına bu kadar yaklaşabilen bir aksiyon-RPG oyunu daha çıkmadı. Her ne kadar Diablo'ya oldukça benzeyen bir oyun olsa da, güzel grafikleri ve atmosferi ile Titan Quest oldukça tutuldu ve oynandı. Tabii bunda oyunun yapım ekibinin başında Age of Empires'ın yapımcılarından Brian Sullivan'ın bulunmasının da etkisinin oldukça büyük olduğu su ~{}~YASAK KELİME~{}~ ürmez bir gerçek. Oyunun başarılı yönleri olduğu kadar eksik yanları da vardı. Titan Quest'in eksileri detaylı bir karakter yaratma imkanına sahip olmaması, rastgele harita yaratma ve rastgele eşya düşme sisteminin olmamasıydı (hikaye olarak da pek iyi değildi ama bu tür oyunlarda hikayeye pek bakılacağını zannetmiyorum, gerçi Diablo'nun hikayesi de çok güzeldi). Titan Quest Yunan Mitolojisi'ni konu alıyordu ve bizi Yunanistan, Mısır ve Çin gibi ülkelere ~{}~YASAK KELİME~{}~ ürüyordu. Tüm mekanların ayrı bir havası vardı ve oyun kendini oynatmasını iyi biliyordu. Oyunu bitirip bilgisayarlarımızdan sildiğimizde ise oyunun yapımcısı Iron Lore oyun için bir genişleme paketi hazırladığını duyurdu. Eğer hazırsanız ölüler diyarına olan yolculuğumuza başlayabiliriz. Underworld'e hoşgeldiniz...

Your Gods Will Not Save You!

Titan Quest'i çıktığı zaman oldukça eğlenerek oynamıştım ve başından kalkmadan bitirmiştim. (40 saat boyunca uyumamıştım ve yemek yememiştim, gerisini siz düşünün) Oyuna yeni bir genişleme paketi geleceğini duyduğumda ise ne kadar sevindiğimi inanın anlatamam. Genişleme paketini de aldığımda hemen başına oturup soluksuz bir şekilde bitirdim. Oyun hakkındaki izlenimlerim oldukça olumlu yöndeydi. Yapımcı firma yine oldukça güzel eklentilerle ve eski oyunun eksikliklerini gidererek her zaman olduğu gibi iyi bir oyuna imza atmış. İsterseniz hemen oyunu açıklamaya başlayayım. Oyunun hikayesini anlatmadan önce ilk oyunu oynamamış veya bitirmemiş olanlar bir alttaki paragrafa geçebilirler zira bu kısımda oyunun sonunu öğrenebilirler. Immortal Throne, Titan Quest'in son yaratığı Typhon'u Olympus dağında öldürmemiz ile başlıyor. Typhon'u öldürünce yeni bir boyut kapısı açılıyor ve kendimizi Rodos şehrinde buluyoruz. (Immortal Throne orjinal oyuna 4. senaryoyu ekliyor) Biraz dolaşıp insanlarla konuştuktan sonra anlıyoruz ki Titan'ların sonu gelmemiş. Amacımız Underworld'e gidip ölüm tanrısı Hades'i yok etmek. (biri Diablo mu dedi ?) Yol boyunca 8 tane şehri (bunların hepsi ilk oyuna göre çok ama çok büyük hazırlanmış) ziyaret ediyoruz ve buralardaki ana görevlerin dışında istersek de yan görevleri yapıyoruz. Tüm görevleri yaparsanız oyun sizi rahatlıkla bir 15-20 saat oyalayacaktır. Ölüler diyarı gerçekten oyuna çok güzel bir şekilde aktarılmış, oralarda dolaşırken içiniz bir garip oluyor.

Öncelikle Immortal Throne'u oynayabilmeniz için Titan Quest'e sahip olmanız gerekiyor. Eğer eski oyunda yarattığınız karakteriniz duruyorsa oyun yüklenince karakterinizi Immortal Throne'da da kullanabiliyorsunuz. Şimdi geldik en önemli meseleye, eğer Titan Quest'teki kayıt dosyalarını ve karakterinizi sildiyseniz, genişleme paketini oynayabilmeniz için ilk önce tekrardan Titan Quest'i bitirmeniz gerekiyor. Açıkçası bu olay oyunu bitirip kayıt dosyalarını saklamayan insanlar için oldukça üzücü bir durum, oyun en azından 30 veya 40 seviyelerinde baştan karakter yarattırıp genişleme paketini oynamamıza izin verebilirdi. Kayıt dosyalarınız elinizde bulunmuyorsa tek yapacağınız 40 saatlik oyunu en baştan tekrardan oynamak. Neyse ki Immortal Throne'un eklentileri sayesinde oyunu baştan oynamanız pek sorun olmuyor. (en azından benim için olmadı)


Underworld Dreams

Gelelim genişleme paketinin oyuna eklediği yeniliklere ve özelliklere, Immortal Throne öncelikle oyuna yeni bir senaryo, 8 yeni şehir, yeni bir yetenek (Dream Mastery), yüzlerce yeni eşya, 20 yeni yaratık ve birçok yeni özellik ekliyor. İlk olarak envanteri otomatik sıralama özelliğinden bahsetmek istiyorum. Bu özellik sayesinde oyun boyunca envanterimize kattığımız eşyalar yakınlık ve benzerlik açısından ardı ardına sıralanabiliyorlar. Aslında bu özellik bana göre ilk oyunda da olmalıydı, insanı teker teker eşyaları düzeltmekten kurtarıyor ve son derece kullanışlı. Ayrıca artık bazı şehirlere karavanlar ve büyücüler (Enchanters) eklenmiş. Karavanlara eşyalarınızı bırakabiliyorsunuz ve istediğiniz şehirden daha sonra alabiliyorsunuz (ölüler şehrinde bile olması insana gerçekten garip geliyor, düşünsenize hayalet bir satıcı). Aynı zamanda karavanın kapasitesini para vererek arttırabiliyoruz. En güzeli ise karavana koyduğumuz eşyaları aynı bilgisayar üzerinde yarattığımız diğer bir karakter ile alıp kullanabiliyoruz. Anlatacak olursam, mesala büyücü bir karakterle oynarken aldığımız bir kılıcı karavana koyarsak, bilgisayarımızda bulunan savaşçı karakterimiz ile o kılıcı alıp kullanabiliyoruz. Büyücüleri ise bulduğumuz formüller sayesinde elimizdeki malzemeleri kullanarak yeni eşyalar (Artifact) yaratabildiğimiz yer olarak anlatabiliriz (yarattığımız bu eşyaları üzerimize takabiliyoruz). Aynı zamanda burada silahlarımıza ve giysilerimize eklediğimiz kalıntıları (Relic) parçalatıp çıkartabiliyoruz. Tabii bu kısımda birini seçmemiz gerekiyor, ya kalıntı yok oluyor ya da giysi veya silahımız (bunların hepsi tabiki oldukça para gerektiriyor). Oyuna eklenen bir diğer özellik ise yeni büyüler (Scrolls), bu büyüler yaratıklardan veya sandıklardan çıkabiliyor (satın da alabiliyorsunuz tabiki) ve bir kere kullanılabiliyorlar, aynı zamanda etkileri de oldukça yüksek. Bir diğer özellik ise artık ölürsek, öldüğümüz yerde mezar taşımız çıkıyor eğer gidip ona tıklarsak öldüğümüzde kaybettiğimiz yetenek puanını tekrardan alabiliyoruz. Immortal Throne ilk oyuna göre oldukça zor olarak hazırlanmış, bir an bile olsun boş kalmıyorsunuz ve yaratıklar etrafınızı sarıyor, bölüm sonu yaratıkları ise oldukça zorlu olarak yapılmışlar. Kısacası oyunun sonuna kadar aksiyon hiçbir zaman duraklamıyor. Son olarak anlatacağım ise yeni yeteneğiniz Rüya (Dream Mastery). Bu yetenek agresif oyuncular için oldukça güzel bir seçenek ve çok güçlü özelliklere sahip. Bu yetenek sayesinde görünmez olabilir, yeni bir yaratığa sahip olabilir ve zamanla oynayabilirsiniz. Bu yetenek oldukça taktik gerektiriyor ve oyun boyunca birçok taktik geliştirebiliyorsunuz. Oyuna bu kadar yeni özellik eklenmiş ama yine erkek ve bayan olmak üzere iki karakter yer alıyor karakter ekranında, böyle bir oyunda kendi karakterimizi istediğimiz gibi yaratamamamız bence son derece büyük bir eksi olarak duruyor.

Diablo Oynuyorum Sanki

Oyun, oynanış açısından kusursuz olarak hazırlanmış, eğer bir Diablo veya benzeri bir aksiyon-RPG oyunu oynadıysanız oyuna rahatlıkla alışabilirsiniz. Oyunu izometrik bir açıdan oynuyor ve farenin sol tuşu ile hareket edip yaratıklara vururken sağ tuşu ile istediğimiz büyümüzü kullanabiliyoruz (tabii istediğiniz gibi ayarlayabiliyorsunuz bunları). Daha önceden bu tür bir oyun oynamamış olsanız bile bu oyunu birkaç saat oynadıktan sonra oyuna rahatça alışabilirsiniz. Yaratıkları öldürdükçe ve görevleri yaptıkça yetenek puanları alıyoruz ve seviye atlıyoruz. Ne zaman seviye atlayacağınızı ekranın altında bulunan yeşil barın dolmasından anlayabilirsiniz. Seviye atladıkça karakterimize yeni özellikler ekleyebiliyoruz. Oyunda şehirlerde bulunan insanlardan ana ve yan görevler alıyoruz ve bu görevleri yapıyoruz. Anlayacağınız oyunun oynanışının diğer aksiyon-RPG oyunlarından pek bir farkı yok. Oyunun arayüzü oldukça sade hazırlanmış, ekranın alt kısmında bulunan barın sağ tarafı envanter, görev, yetenek gibi menüler içerirken, sol tarafta ise aldığınız enerji, büyü gibi yetenekleriniz bulunuyor (zaten bunları ilk Titan Quest'i oynadıysanız biliyorsunuzdur ama ben gene de oynamayanlar için anlatmak istedim). Bunların üzerlerine birer kez tıklayarak veya kısayol tuşlarına basarak kullanabiliyoruz. Oyunda yaratıkları öldürdükçe ve sandıkları açtıkça birçok eşya düşüyor, "Alt" tuşu ile bu eşyaları görebiliyoruz ve alabiliyoruz. "Alt" tuşu sadece envanterimizde bulunan eşyalardan daha iyi olan eşyaları gösterirken "Z" tuşu ise tüm eşyaları gösteriyor (benden size bir tavsiye, oyunda bulduğunuz gerekli ve gereksiz tüm eşyaları alın envanteriniz dolduğunda ise herhangi bir şehire ışınlanın ve gereksiz eşyaları satın. Böylece kısa yoldan zengin olabilirsiniz). Oyuna yüzlerce yeni eşya eklenmiş, eğer çok paranız varsa hepsini denemenizi tavsiye ediyorum. İlk oyunda ne kadar zengin olursanız olun eşya sayısı ve türü kısıtlı olduğu için paramızı harcayacak bir yer bulamıyorduk (Artifact'ler ve Scroll'lar zaten yeterince para istiyorlar). Bu arada aklıma gelmişken belirteyim, oyunu bir kez bitirip bir kenara atmayın, oyunu yüksek seviyelerde oynadıkça birçok yeni eşya ve düşmanla karşılaşabiliyorsunuz. Oyunu bir kez bitirmeniz, oyunda bulunan birçok şeyi kaçırmanız anlamına gelecektir.




Çoklu Oyuncu Modu Ne Alemde?

Oyun internet veya LAN üzerinden oldukça kapsamlı bir çoklu oyuncu özelliğine sahip. Aslında ilk oyunda ne varsa bu oyunda da o var, ne eksik ne fazla. Çoklu oyuncu modunda ister internet üzerinden ister LAN üzerinden istediğiniz arkadaşınızla oyundaki veya internette yayımlanmış bölümleri oynayabiliyorsunuz. Hikaye modunu arkadaşlarınızla oynamak gerçekten çok eğlenceli olabiliyor, arkadaşlarınız arasında konuşabiliyor ve eşya alışverişi yapabiliyorsunuz. Ama PVP modu hala resmi olarak desteklenmiyor, eğer PVP oynamak istiyorsanız internette yayımlanan haritaları veya modları oyuna yüklemeniz gerekiyor. Bu kadar güzel bir oyunda PVP desteği olup da bunun için haritalar olmaması gerçekten insanı düşündürüyor. Ayrıca zaman zaman çoklu oyuncu modunda yavaşlamalar görülebiliyor. Oyunun internet servisinde bulunan bazı sorunlar genişleme paketinde de devam ediyor. Ama ne olursa olsun eğer oyuna sahipseniz yüksek zorluk seviyelerinde bir kere olsun online olarak oynamanızı şiddetle tavsiye ediyorum, oldukça zevk alacaksınız.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Titan Quest: Immortal Throne
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Titan Quest: Immortal Throne
» Frozen Throne - Warcraft III hileleri [Pc]
» Adventure Quest Worlds

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Truva Gençlik :: Oyun Tanıtımları ve İndirme Linkleri :: Bedava Full oyun indir :: Macera Oyunları-
Buraya geçin: